27 Ekim 2011 Perşembe

Yozgat Yörel Yemekleri



ARABAŞI



Malzemesi


Hamur için :

• 5
kg su • 650gr un (12 kişiliktir)

5 litre suyun 3 litresi ateş üzerinde kaynatmaya bırakılır. Kalan 2
litre soğuk suya 650 gr un ilave edilip mikserle çarpılarak bulamaç
haline getirilir. Bulamaç haline getirilmiş hamur kaynamakta olan
suya birdenbire boşaltılır. Oklava ile devamlı karıştırılarak hamur
mısır patlağı gibi patlamaya başlayınca 3-4 dakika daha kaynatılıp
40 cm’lik 2 adet Sini’ye dökülüp soğutmaya terk edilir.


Çorba için :


Tavuk veya Hindi eti (göğüs) • 5 kg su • 5 kaşık un (yağsız
kavrulmuş un) • 2 kaşık salça • 1 kaşık pul biber • 150 ve 200 gr
yağ

Tüm bu malzemeler çiğ olarak karıştırılıp ocağa konulur. Köpük
kayboluncaya kadar pişirilerek hazır hale getirilir. İkramdan önce
tikelenen et çorbaya ilave edilip bir taşım kaynatılıp servis
yapılır. Soğumaya bırakılan hamur, ıslak bir bıçak ile baklava
dilimleri şeklinde kesilir. Tepsinin ortası çorba kasesi sığacak
şekilde açılır, açılan yere çorba kasesi yerleştirilir. Kesilen
hamurlar kaşık üzerine yerleştirilerek çorba ile birlikte çiğnemeden
yutulur.


         MADIMAK


Malzemesi :

 •
1.5 kg. Madımak • Bir kase yoğurt • 150 gr.Pastırma • Bir-iki diş
sarımsak • Tuz,biber,yağ,salça                 

1.5 kg. madımak temizlendikten sonra satırla kıyılarak iyice
küçültülür. Bir tencereye yağ,salça,pastırma konularak kavrulur.
Kıyılan madımak üzerine ilave edilir. 15 dakika pişirildikten sonra
servis yapılır.

Sarmısaklanmış
yoğurt isteğe göre sos olarak kullanılır.


                 
TESTİ KEBABI


Malzemesi :

• 1
adet Testi • 3 kg. Kuşbaşı et • 1 kg. Domates • 300 gr. Sarımsak •
200 gr. Sivri biber • 200 gr. Tereyağı • Karabiber,tuz

Doğranmış domates,sivri biber ve sarımsak kuşbaşı ete katılarak
ezmeden iyice karıştırılır. Yeterince tuz ilave edilir. Testi içi
iyice yıkandıktan sonra karıştırılan malzeme testinin içerisine
doldurulur. En üste tereyağı konulur. Testinin ağzı hamur ile
kapatılır ve ortası hafif açılır. Genellikle açık havada odun veya
meşe kömürü yakılmış bir ateşte pişirilir. İki saate yakın bir
zamanda pişen yemeği ilk defa yapanlara meşe kömürüyle yapmaları
tavsiye edilir. Yemek piştikten sonra testi kırılarak yemek testinin
içinden servis yapılır.

Testi Kebabı, Yozgat Belediyesi tarafından
Türk Patent Enstitüsüne

"Yozgat Yöresi Yemeğidir"
diye
TESCİL

ettirilmiştir.

 

Yozgat Spor Faliyetleri



GÜREŞ
Güreş
:
Yozgat
insanının yapısına en uygun spor dalı, kuşkusuz ata sporumuz güreştir.
Bu   sebepten dolayı ilimizde 1989 yılında açılan güreş eğitim
merkezinde 33 sporcu, çalışmalarını   sürdürmektedir. Bu kısa zamanda
yapılan çalışmaların meyveleri alınmaya başlanmıştır. 7-9 Kasım 1990
  tarihlerinde Güreş Eğitim Merkezleri arasında Ankara'da yapılan
serbest güreş müsabakasında 30 kg.   da Mahmut ÖZCAN, TÜRKİYE 1.'ncisi,
45 kg. da Muammer POLAT, TÜRKİYE 2.' ncisi, 73 kg. da Musa   KÖSE,
TÜRKİYE 3. 'ncüsü olmuşlardır. Yurt içinde ve yurt dışındabaşarılar
kazanmış, Milli Marş'ımızı Dünya ve Olimpiyat şampiyonalarında
söyletmiş, Bayrağımızı şeref direklerine çektirmiş nice pehlivanlarımız
Yozgat toprağından yetişmişlerdir. İlimizde pehlivan yetişmesi, Osmanlı
İmparatorluğu zamanında başlar. Saray baş pehlivanlarından Yozgatlı Kel
Hasan, bunların başındadır. Daha sonraları Hasbekili Mahmut Pehlivan,
Sorgun' un Aşağı Cumafakılı Köyünden Molla Seyit, Sorgun'un Faraşlı
köyünden H. Ahmet Pehlivanın güreşleri köy odalarında zevkle
anlatılmaktadır. Zamanımızda Şevket ILGAÇ, Mustafa ve Ömer SUZAN
kardeşler, Erdoğan ve Sümer KOÇAK kardeşler, Akmağdenli amcaçocukları
Tuncer ve Hüseyin   TUNCER, Necmi GENÇALP, Seyfullah ŞAHİNGÖZ, merhum
Asım Bacaksız, Mehmet ÇEKİÇ, Ali   TÜRKMEN, Beytullah KARADAVUT, Şevket
ÇAĞLAR, Musa MUŞ gibi başarılı güreşçilerimiz yetişmiş,   bunların bir
kısmıgüreşi bırakarak öğretici durumuna geçmişlerdir. Yozgat İlinde
yetişmiş bu   pehlivanlarımızdan Milli Marş'ımızı Balkan, Avrupa, Dünya
ve Olimpiyat şampiyonalarında çaldırtmış,   şanlı   Bayrağımızı şeref
direklerine çektirmiş sporcularımızdan merhum güreşçilerimiz Celal ATİK
ve   Nasuh AKAR gibi pehlivanlarımız Yozgat'ın ismini bütün dünyaya
duyurmuştur.

   Basketbol
:
İlimizde
Basketbol sporu 1959 yılında amatör spor kulüplerin kurulmasıyla yaygın
hale gelmiştir. Bu yıllarda gerek kulüpler, gerekse okullar bu sporun
gelişmesinde önemli rol oynamışlardır. 1970'li yıllarda yaygın hale
gelen basketbol sporu Yozgat'ın ismini Türkiye çapında duyurmaya
başlamış, 1971-1972 öğretim yılında Yozgat Kız Öğretmen Okulu kız takımı
Manisa' da Türkiye 4. sü olmuştur. Kulüplerde Bozokspor kulübü Yozgat'ı
gruplarda başarı ile temsil etmiştir.Bu spor dalı ilkokullarda 1974-1975
öğretim yılında başlatılarak yaygınlaştırılmış, önce il çapında
müsabakalar yapılmış, sonra da gruplara iştirak edilmiştir. Çalışmalar,
yakın zamanda başarılı sonucunu vermiş, ilkokullarda grup birinciliği ve
Türkiye birinciliğinde arka arkaya başarılar kazanılmıştır. Nitekim
1977-1978 öğretim yılında Mehmet Akif Ersoy İlkokulu, Balıkesir'de
yapılan İlkokul Erkekler Arası Türkiye Birinciliğinde Yozgat'a ilk kez
Türkiye şampiyonluğunu kazandırmış, aynı okul takımı 1978-1979 yılında
Sakarya ilinde yapılan İlkokul Erkekler Türkiye Basketbol Birinciliğinde
ikinci defa Türkiye şampiyonluğunu ilimize kazandırmıştır.


   
 Binicilik
:
Türklerde at avrat silah üçlüsünün
kutsallığı dillerde destandır. Cumhuriyet döneminde ata sporumuz
binicilik halk arasında sevilmeye ve ilgi görmeye devam etmiştir. 1971
yılında atlı spor kulübü kurulmuş ve İlmiz de at yarışları ve cirit
oyunları kırıklı mevkiinde tertip edilmiştir. Cirit sporu eski yıllarda
Cuma namazlarından sonra yapılırdı.


SU KAYAĞI


  
 Su Kayağı :
Yozgat İli Gelin güllü Barajı su sporları için uygun bir yerdir. Sulama
amaçlı yapılan   Gelin güllü Barajı insanların boş zamanlarında piknik
amaçlı ve balık avlaması için gittikleri yerlerdendir.   Ayrıca Sürmeli
Festivali etkinlikleri içerisine giren Türkiye Su Kayağı şampiyonası
elemeleri Gelin güllü   barajında yapılmaktadır.

Yozgat Doğal Güzellikleri




01


02




03


04





05


06




07


08

Yozgat Tarım ve Hayvancılık

ARIM VE
HAYVANCILIK

 







  
Yüzölçümü
bakımından Türkiye'nin 15. İli, olan Yozgat'ın ekonomisi tarım
  ve hayvancılığa   dayanmaktadır. Halkın % 70'i tarım, % 20'si
ticaret ve % 10'u   imalat sektöründe istihdam etmektedir.
  Ortalama yüksekliği 1.200-1.400 m.'ye   arasında ve karasal
bir iklim özelliğine sahiptir. Ülke   topraklarının % 1,82 sini
  oluşturan ilimizin izdüşüm alanı 31.597 Km2, gerçek alanı
14.123 Km2'dir.   Yeryüzü şekillerine göre % 51,4' ü Platolar, %
37,7'si Dağlar, % 10,9'u Ovalardan oluşmakta ve "Bozok
  Platosu" üzerinde yer almaktadır.


 


Hayvancılıkla İlgili Çalışmalar


                 İlimiz
yaklaşık 240 bin büyük baş ve 300 bin küçük baş hayvan varlığına
  sahiptir. Hayvan   hastalıklarıyla mücadele çalışmaları kapsamında
üretimde ciddi   ekonomik kayıplara sebep olan bulaşıcı   hastalıklardan
şap, anthrax, çiçek gibi   hastalıkların mücadelesinde toplam 254.463
büyükbaş, 150.746   küçükbaş ve   15.300 kanatlı hayvan aşılaması
yapılmıştır. Aşılama çalışmalarının bir sonucu   olarak ilimiz
  hayvancılığını büyük zarara uğratan şap salgını 2004 yılında ilimizde
  görülmemiştir. Hayvan ırklarının   ıslahı için yaklaşık 10.000 hayvana
sun’i   tohumlama yapılmıştır.

 


Bitkisel
Üretimle İlgili Çalışmalar


 
2005
yılında sürvey çalışmalarına başlanmış olup aralıksız olarak devam
  ettirilmektedir.Çiftçilerimizin ellerindeki verimsiz hububat
tohumluğunun   yenilenmesi için bakanlığımızın   başlattığı kampanya ile
3.500 ton sertifikalı   hububat tohumluğunun çiftçilerimizce ekiminin
yapılması   sağlanmıştır. Alternatif   ürün projeleri kapsamında 3.500
dekar alanda 3220 kg yemeklik yağ bitkisi   kanola ekimi yaptırılmıştır.
Ayrıca sulanabilen alanlarda da 2004 yılında 10.000   adet bodur elma
fidanı   dikimi yaptırılarak kapama bahçeler tesis edilmiştir. 2005
  yılında ise Özel İdare kaynaklı 21.580 adet   bodur elma fidanı dikimi
yaptırılmıştır.   Bunun parasal tutarı ise 398.340 YTL dir.

Yozgat Tarihçesi


 YOZGAT

Yozgat; Anadolu’nun en eski yerleşim merkezlerinden biridir. Sorgun ilçesi sınırları içerisinde bulunan “Alişar Höyüğü” nde yapılan kazılar neticesinde 5000 sene öncesine ait eserler bulunmuştur.Ayrıca, Anadolu’da ilk siyasi birliği gerçekleştiren Eti’lerin yerleşim merkezlerinden biridir. Merkeze bağlı Büyüknefes, Dambasan ve Gündoğdu köyleri ile Sorgun ilçesi sınırları içerisindeki Kerkenes Kalesi, Boğazlıyan’a bağlı Çalapverdi ve diğer bazı bölgelerimizde yapılan kazılar neticesinde Etiler’in izine rastlanılmıştır.Anadolu’da tarih devrinin başlangıcını sağlayan Hitit’lerin sınırları içerisinde en kalabalık yerleşim merkezlerinden birisini teşkil ettiği de ortaya çıkarılmıştır.
M.Ö. 2000 -1500 yılları arasında kurulan ve merkezi Yozgat sınırları içerisindeki Hattuşaş olan Hitit’lerin hakimiyetinden sonra yöre, M.Ö. 1200’lerde Deniz Hakları istilasının ardından Frig’lerin hakimiyetine girmiştir. M.Ö. 7. yüzyıl başlarında Kimmer’lerin saldırısına uğramıştır. M.Ö. 6. yüzyılda Lidya Krallığına bağlanarak, müteakiben Pers’ler, M.Ö. 4. yüzyılda da Makedonya’lılar tarafından ele geçirilmiştir. M.Ö. 3. yüzyılın başlarında güney kesimi kısa bir süre Kapadokya Krallığının hakimiyetinde kalmıştır. Daha sonra, Anadolu’yu istila eden göçebe Kelt kabilelerinden Galat’ların yerleştiği Galatya’nın bir parçası olmuştur. Bu nedenle “ galatların Ata yurdu” olarak da bilinmektedir. M.Ö. 2. yüzyıl başlarında kurulan Galatya Krallığı bir süre Pergamon (Bergama) ve Pontus Krallıklarına bağlı kaldıktan sonra, M.Ö. 85’te Roma’nın korumasına girmiştir.
M.S 395’te Roma İmparatorluğu ikiye bölününce Anadolu, Doğu Roma (Bizans)’ın payına düşmüştür. İslam orduları ve Sasani’ler zaman zaman Bizans elindeki bu bölgeye akınlar yapmış oldukları, ancak a bölgeyi devamlı olarak elerinde tutamamışlardır.
Timur’un Anadolu’dan ayrılmasından sonra, Osmanlı şehzadeleri arasında çıkan saltanat kavgalarında Yozgat ve çevresi büyük sıkıntı çekmiştir. Yeniden Osmanlı Devleti’ne bağlanması ancak 1408’de Çelebi Mehmet döneminde olmuştur. 1413’de kesin olarak Anadolu’da Osmanlı hakimiyetini sağlayan Çelebi Mehmet, Yozgat ve yöresindeki devlet hakimiyetini pekiştirmiştir.Yavuz Sultan Selim döneminde Yozgat ve çevresinde “Celal” adında bir Türkmen önderinin çıkarmış olduğu isyan kontrol altına alınmışsa da, Yozgat ve yöresi bu isyandan büyük zarar görmüştür. Kanunî Sultan Süleyman döneminde arazi tahririnin yenilenmesi sırasında, bölgede yine karışıklılar çıkmış, ancak kısa sürede denetim sağlanmıştır (1526). 17. yüzyılın sonlarında devlet tarafından BOZOK’a yerleştirilen Mamalu Türkmen oymaklarından, Çapanoğulları büyük güç kazanmışlardır. 1728’de Çapanoğullarından Ahmet Ağa, Yeniil Has Mütesellimliği’ne getirilmiştir. Bu görevde üstün başarı gösterdiğinden dolayı da, 1732’de de Mamalu Türkmenlerin mütesellimliği görevine yükseltilmiştir. 1741 yılında ise, BOZOK Mütessellimliği görevine atanmıştır.Çapanoğlu Ahmet Ağa, bundan sonraki yıllarda etkinliğini komşu sancaklarda da duyurmuştur. Osmanlı Devleti’nce 1745’de “Kapıcıbaşılı” payesiyle ödüllendirilen Ahmet Ağa, Yozgat ve yöresinde bazı bayındırlık hareketlerine girişerek, halkın desteğini kazanmaya özen göstermiştir. Çapanoğulları, merkezi yönetimle uyum içinde olmayı sürdürmüşler; 1755’de İstanbul’da ortaya çıkan et sıkıntısını gidermek üzere koyun göndermeleri karşılığında BOZOK Sancağı malikâne olarak Çapanoğlu Ahmet Ağa’ya verilmiştir. Böylece, Çapanoğulları Yozgat ve yöresinin tartışılmaz hakimi durumuna gelmişlerdir. Bu tarihten sonra İstanbul’a sık sık Çapanoğulları hakkında yakınma mektupları gitmeye başlamıştır.

Yozgat Resimleri



cavlak_small.jpg


cavlak1_small.jpg


cavlak2_small.jpg


cavlak3_small.jpg


cavlak4_small.jpg


saraykent_small.jpg


saraykent1_small.jpg


saraykent3_small.jpg


sarikaya_small.jpg


sarikaya1_small.jpg


sarikaya2_small.jpg


sarikaya3_small.jpg


sarikaya4_small.jpg


sarkaya5_small.jpg


sorgun_small.jpg


sorgun1_small.jpg


sorgun2_small.jpg


sorgun3_small.jpg


sorgun4_small.jpg


sorgun5_small.jpg


sorgun6_small.jpg


sorgun7_small.jpg


yerkoy_small.jpg


yerkoy1_small.jpg


yerkoy2_small.jpg


yerkoy3_small.jpg


yerkoy4_small.jpg


yerkoy5_small.jpg

Yozgat Turistik Alanları




ÇAPANOĞLU CAMİİ


1779 yılında Mustafa Bey tarafından yaptırılmıştır. Yapı
kubbeyle örtülü 3 bölmeli son cemaat yeri ile tek kubbeli ana
mekandan oluşmaktadır. 1794 yılında Süleyman bey bunun önüne
benzer planda ikinci bir mekan ekletmiştir. Daha sonra en dışa
küçük bir giriş revağı eklenmiştir. Arka arkaya dizilmiş bu
yapılar yakın zamana değin Geç Dönem Osmanlı resim sanatının
özgün örnekleriyle bezenliydi. Ancak yapılan onarımlarla
resimleri çoğu yok olmuş yada değişmiştir. Ana mekanda
mahvildekiler dışında büyük ölçüde özgünlüğünü yitirmiş,mahvilin
ikinci katında yan kubbelerde yeşil, al, mavi ve sarının
kullanıldığı çeşitli çiçek, yaprak ve meyve resimleri yer alır.


 ÇEŞKA
KALESİ YERALTI ŞEHRİ 

     
Merkez ilçenin 3 km kuzeydoğusunda
yüksekçe bir tepeye kurulmuş yeraltı şehrinin üç ayrı girişi
vardır. Güneyinde iki kat halinde, üç odalı bir mekan; bunun
batı kısmındaki odanın üzerinde ise bacası bulunmaktadır.
Kuzeyindeki odanın tabanında kısmen dolmuş iki ayrı beşik
kemerli galeri girişi yer alır. Yıkıntılar arasında ve alt
eteklerde tek renkli (monokrom) Roma ve Bizans dönemi seramik
parçalarına rastlanır.


KERKENEZ
ANTİK ŞEHİR PTERİA


   


Yozgat-Sorgun karayolu üzeri Şahmuratlı Köyü sınırları içerisinde
bulunmaktadır. Büyük ihtimalle MÖ 600 yıllarında Medler tarafından
kurulan ve 50 yıl kadar sonra Lidya Kralı Krezüs tarafından yok edilen ,
düzenli bir biçimde planlanmış ve sıfırdan inşa edilmiş bu şehri
çevreleyen surların uzunluğu 7 km. dir. Kaleye 8 tane giriş kapısından
girilmektedir. Erken örneklerine İran’ da rastlanan bir yapı tipi olan
dikmeli bir salonun saray yapı grubu içinde yer aldığının belirlenmesi,
Kerkenez’ in Bizanslı Stephanos’ un bir Med Şehri olarak betimlediği
Heredot’ un Pteriası olarak tanımlanmasını desteklemektedir.

Heredot tarihine göre, Med’ler Kerkenez Dağı üzerinde Piterya adıyla bir
şehir kurmuşlardır. Med’ler ile Lidya’lılar arasında uzun süren savaşlar
burada olmuştur. Güneş tutulması savaşı M.Ö. 585 yılında Med’ler ile
Pers’ler arasında olmuş ve barış ile sonuçlanmıştır.

Antik şehrin bilimsel kazı ve yüzey araştırmaları 2000 yılından beri DR.
Geoffrey SUMMERS başkanlığında bir ekip tarafından yürütülmektedir.

Halen devam eden yüzey araştırmalarında bulunan bazı eserler Ankara
Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir


KARABIYIK KÖPRÜSÜ




Yozgat-Şefaatli yolunun 38. Km.sinde Kanak Suyu üzerinde kurulmuştur.
Yavuz Sultan Selim tarafından Mısır seferine giderken (1516)
yaptırılmıştır. Ayaklar üzerinde oturan üç sivri kemerli,iki alçak
mahmuzlu,60 cm. yüksekliğinde korkuluk duvarı ile uçlarda ve ortada baba
taşları olan,beyaz kesme taştan yapılmış bir köprüdür. 54 m. boyunda 4.5
m. eninde olan köprünün ortasına doğru bir harpuşluk fark edilir.

YOZGAT ÇAMLIK MİLLİ PARKI

   
Türkiye’nin ilk milli
parklarındandır. Yozgat ilinin güneyinde uzanan tepeler üzerinde, kente
yaklaşık 5 km. mesafededir. Bitki inceleme amaçlı araştırmalar
bakımından görülmeye değer karaçam, meşe ve ardıç türlerine sahip olan
milli parkta, kamp ve konaklamaya uygun alanlar da bulabilirsiniz.

Yozgat Sarıkaya Kaplıcaları




      
  Yozgat'ın
80 km. güneydoğusundaki Sarıkaya İlçesinde bulunan kaplıca suları Florür
içeren Oligometalik sular grubundan olup, 48 C sıcaklığa ve 28 lt/sn.
debiye sahiptir. Tıp Otoriteleri tarafından ise,


- Romatizmal ağrılar,

- Artroz (Eklem Kireçlenmeleri)

- Kalça-Eklemi Kireçlenmeleri,

- Deyeneratif Romatizmalar,

- Bel fıtıkları ve buna bağlı Siyatik ağrıları,

- Ağrılı kadın hastalıkları,

- Kadınların enfeksiyon sekeline bağlı olarak süregelen akıntılar,

- Spastik ağrılar- Spastik kolitler,

- Böbrek taşlarının düşmesinde üreter üzerinde spazmalitik etki,

- Karaciğer ve Safra kesesi taşları,

- Cilt hastalıkları gibi rahatsızlıklara iyi geldiği saptanmıştır.



               Söz konusu kaplıca alanı Turizm Bakanlığının çalışmaları
sonucunda, Bakanlar Kurulu Kararıyla Turizm merkezi ilan edilmiş ve imar
planı hazırlanarak yatırımcıların ilgisine sunulmuştur.

Sarıkaya ilçesi 600 yatak kapasitesiyle Yozgat İlinin en çok yatak
kapasitesine sahip ilçedir. Mehmetoğulları Pansiyon Turizm Bakanlığından
Deneme İşletme Belgesi ile hizmet vermektedir.İlçeye ulaşım oldukça
kolaydır. Yozgat'tan olduğu gibi Ankara'dan da her saat otobüs vardır.